Albüm

Büyülü sesiyle gönüllerde taht kuran ŞAHSENEM, 8 yıllık uzun bir aradan sonra son yılların en iddialı albümüyle 31 mart 2010 tarihinde, ATİ Müzik etiketiyle sevenleriyle buluşuyor, bu albümün çalışması tam 8 yıl sürdü prodüktörlüğünü dünyaca ünlü ressam eşi ARMİN POURHEİDARİ’nin yaptığı bu albümde, hiçbir fedakarlıktan kaçınılmadı, albümün yapımı için tam 200.000$ masraf edildi,albümün ilk çıkış parçası olan ve aynı zamanda albümün ismini de taşıyan (HER ŞEY BOŞ şu yalancı dünyada)eser müzikal anlamda ve Şahsenem yorumuyla eşsiz eser halini aldı ve tam bu yaşadığımız ekonomik kriz ve sıkıntılı dönemde her şeyi unutturacak bir eser oldu ve ŞAHSENEM’in iddiasına göre bir çok insanın müziğe bakış açısını değiştirecek bir eser olarak albümdeki eserler arasında yerini aldı Ve üzün bir süre müzik listelerini altüst edecek ve bayağı beğeni toplayıp dillerden düşmeyecek!,  bu albüm için ŞAHSENEM defalarca yurt dışına gidip ünlü bestekarlardan besteler aldı bunlardan biri dünyaca ünlü ZEYNEP HANLAROVA’nın yıllar önce Kerkük Türkmenlerine yazıp bestelediği (Halide) şarkısıdır, ayrica ŞAHSENEM orta Asya müziğinin de  tek temsilcisi olarak, MEHMET SABİR KARİGER’in büyük bir eseri olan orta Asya marşını da Özbek lehçesiyle ve kendine has büyülü tarzıyla  albümde seslendirdi , albümde TULON KURTER şarkılarının yanı sıra ünlü Özbek bestekarların Eserlerinede GÜNAY ÇOBAN söz yazdı, 8yıl gibi uzun bir sürede özenle hazırlanan prodüksiyonda birde Türk halk müziği formunda Turgut Moğolkanlının (Odamın Penceresi) adli eseri otantik bir alt yapıda ve ŞAHSENEM yorumuyla büyülü bir eser olarak yer aldı, zaten bilindiği üzere Azerbaycan ve bir çok orta Asya ülkelerinin üniversitelerinin konservatuarında ŞAHSENEM yorumları üzerine ders veriliyor sanatçı bununla ilgili olarak, artık Türkiye’de de benim yorumum üzerine ders vermeye başlama zamanı geldi dedi, çünkü bu albümde sanatçının çok farklı etnik vokaller ve doğaçlama sanatsal bir çok yorumunu bulacaksınız. 8 yıllık bu eserin en büyük yeniliğide dünya çapında ilk kez resim ve müzik sanatının bir araya gelişidir, zaten bilindik üzere sanatçının eşi dünya çapında tanınmış çok başarılı bir ressam olduğu için sanatçıda bu firsatı değerlendirerek eşini aylarca atölyeye kapatıp her şarkısına bir resim yaptırdı bunlardan bir örnek, (Her Şey Boş Şu Yalancı Dünyada) şarkısının kapağa konulan felsefi sürrealistlik bir resimdir bu resim kendi başına bir felsefenin başlangıcı olacaktır ve bunu benzer diğer eserleride ressam tuvale döktü şimdi 31 Mart 2010 tarihinde sizleride müziğin ve renklerin dansını dinleyip izlemeye davet ediyoruz.